İspanya Avrupa'nin güneybatisinda, İber Yarimadasi'nda yer alan ülkedir. Güneyde ve doğuda Akdeniz'e, kuzeyde ise Atlantik Okyanusu'na kiyisi vardir. Batida Portekiz, kuzeyde Fransa, Andorra ve güneyde Birleşik Krallik (Cebelitarik) ile komşudur. İspanya topraklari ayrica Akdeniz'de Balear Adalari, Atlantik Okyanusu'nda Kanarya Adalari'ni ve Kuzey Afrika'da Ceuta ve Melilla adli iki özerk şehri de kapsar. 505.992 km2lik[4] alaniyla İspanya, Fransa'dan sonra Bati Avrupa'daki ikinci büyük ülkedir. 650 metrelik ortalama yüksekliği ile de İsviçre'den sonra Avrupa'daki ikinci yüksek ülkedir.İspanya parlamenter demokrasi şeklinde örgütlenmiş bir anayasal monarşi rejimi ile yönetilir. 1 Ocak 1986'dan beri Avrupa Birliği'nin, 30 Mayis 1982'den beri NATO'nun bir üyesidir.MÖ 1100 yillarinda Fenikeliler, İspanya topraklarinda ilk yerleşim merkezlerini kurmaya başladilar. Onlari Keltler ve Yunanlar takip etti. İspanya daha sonra Kartacalilarin egemenliğine girdi. MÖ 202 yilinda Romalilar Kartacalilari İber Yarimadasi'ndan attilar. Roma İmparatorluğu bu tarihten itibaren İspanya'da birliği sağladi ve zamanla Hristiyanliği burada kabul ettirdi.Milattan Sonra 5. yüzyilda İspanya, Germen kabilelerinin saldirilarina hedef oldu. Sirayla Alanlar, Suevler ve Vandallarin ardindan Vizigotlar İspanya'ya hâkim oldu. Vizigotlarin hâkimiyeti uzun sürdü ve Hristiyanliği kabul eden Vizigotlar, İspanya'da Hristiyanliğin yayilmasini sağladi.711'de Afrika'dan gelen Müslümanlar, 8. asirdan 10. asra kadar kuzeydeki birkaç bölge dişinda İspanya'ya hâkim oldular ve burada Endülüs medeniyetini kurdular.On birinci yüzyilda bu ülkenin iç karişikliklarindan faydalanan Hristiyanlar kuzeyden başlayarak yarimadayi tekrar ele geçirmeye başladi. 1276 yilinda Müslümanlarin elinde yalnizca güneydeki Granada kalmişti. Aragon krali II. Fernando ile Kastilya kraliçesi I. İsabel'in evlenmesi ve ordularini birleştirmesi ile Hristiyanlar daha da güçlenmiş ve Yahudilerle Müslümanlari Endülüs'ten çikarmişlardir. Kemal Reis komutasinda bir donanma ile kurtulan Yahudilerle Müslümanlar gemilerle doğuya getirilmişlerdir. Geride Avrupalilarin da yararlandiği birçok bilim ve fen kitabi biraktilar.1492'de Müslümanlarin son kalesi Granada Kralliği yikildi. Ayni yil Kristof Kolomb İspanyol hükümdarinin maddi desteğiyle Amerika'yi keşfettiği ünlü gezisine çikti. Bu yolculuk, İspanya'nin dünyanin en büyük sömürge imparatorluklarindan birini kurmasina yol açti. İspanyol askerler, onlari hediyelerle karşilayan yerlilere köleleştirme, işkence, soykirim yaşattilar. Kristof Kolomb'un yakin bir arkadaşinin çocuğu olan ve yerlilere yapilan zulümlere tanik olan Bartolomé de las Casas, 1542 tarihli Kizilderililer Nasil Yok Edildi? isimli kitabinda şunlari yazmaktadir: "Amerika yerlilerinin Hristiyanlara karşi giriştikleri savaşta hakli olduklarina yüzde yüz eminim. Öte yandan Hristiyanlar onlarla tek bir hakli savaş yapmadi. Tam tersine savaşlari dünyadaki hiçbir zorbanin olamadiği kadar şeytansi ve haksizdi."1588 yilinda İspanyol Armada'nin İngiliz donanmasina yenilmesini takip eden taht ve din kavgalari sonunda İspanya zayiflayarak çökmeye başladi. 1640'ta Portekiz'i, 1714'te ise Avrupa'daki bazi topraklarini ve Cebelitarik'i kaybetti. On dokuzuncu yüzyilin başlarinda İspanyollarin Amerika'daki bütün sömürgeleri bağimsizliklarini kazandi.I. Dünya Savaşi'nda İspanya bütün davetlere rağmen tarafsiz olarak kaldi, fakat savaştan büyük ölçüde etkilendi. Fransa, İspanya'nin bazi topraklarina saldirip işgal etti. General Primoderivera, çikan ayaklanmalari bastirarak ülkede diktatörlük kurdu. 1930 yilinda iktidardan düştü. Bir yil sonra yapilan seçimleri cumhuriyetçilerin kazanmasi sonucu Kral VIII. Alfonso ülkeyi terk etti. 1936'da yapilan seçimlerde solcularin başarili olmasi üzerine General Franco seçilmiş hükûmete darbe yapmak istedi ve ülkede iç savaş baş gösterdi.1939'da iç savaşin sona ermesiyle Franco devlet Başkani oldu. II. Dünya Savaşi'na da katilmayan İspanya'da ordunun desteğiyle Franco savaştan sonra da yerini korudu. 1975 yilinda Franco'nun ölmesiyle yerine I. Juan Carlos geçti. 1976'da Başbakan Navarro'nun istifasi ile Carlos kral oldu ve Alfonso Sourez'i başbakanliğa atadi.15 Haziran 1977'de, 41 yil sonra İspanya'da ilk defa genel seçimler yapildi. Sourez'in başkani olduğu Demokratik Merkez Birliği çoğunluğu elde etti. 1981'de sağci Albay Tejero Cortes'in meclisi basarak yaptiği darbe girişimi sonuçsuz kaldi. 1982 seçimlerinde ise Sosyalist Parti seçimi büyük çoğunluğu elde ederek kazandi ve 46 yil sonra İspanya'da yeniden bir sol iktidarin doğmasini sağladi.İspanya'nin anayasasi 1812'de kabul edilen anayasaya dayanir. 1975'te Francisco Franco'nun ölümünden sonra 1977'de yapilan seçimlerle Constituent Cortes adinda anayasal bir kurum olarak görev yapan meclis, anayasayi değiştirmek üzere toplandi ve 1978 anayasasini çikartti. Sonucunda da İspanya 17 özerk devlet ve 2 özerk şehre ayrildi.1975'te Francisco Franco'nun ölümünden sonra, Franco rejiminin diş ilişkileri engellediği İspanya, diş ilişkilerini geliştirmeye karar verdi. 1982'de NATO, 1986'da ise Avrupa Birliği üyesi oldu. 2001'de Kuzey Kore ile ilişkilerin normalleştirilmesi ile de İspanya tüm dünya ile ilişkilerini düzeltmiş oldu.